Film Önerisi: Bones and All
Film önerisi köşemizde sizlerle olmaya devam ediyoruz…
Bones and All, ABD yapımı bir korku/gerilim filmi… Filmin yönetmenliğini Luca Guadagnino üstlenirken; senaryo Dave Kajganich elinden çıkıyor. Ayrıca filmin başrollerinde Timothée Chalamet, Taylor Russell, Jessica Harper ve André Holland gibi isimler yer alıyor.
Konusundan Bahset
Genç bir kız olan Maren’in (Taylor Russell) üzerinden ilerlese de hikâye; kendisinin Lee (Timothée Chalamet) ile tanışmasından sonra işler karmaşıklaşır. Başkarakterlerimiz birer “yiyici” ve Maren’in babası onun bu haline artık dayanamayıp başa çıkamaz hale gelince 18 olmuş kızını terk ediyor.
Kız da kendini sokaklara atıyor. “Yiyici” demek yamyamlık demek aslında. Yamyamlığın doğuştan bir özellik olarak geldiği, sadece yamyamların birbirlerini korkularından tanıyabildikleri bir anlatıya sahip. Başkarakterlerimiz de birbirlerini ve kendilerini tanıdıkları genç yaşlarında bu durumu kabullenmeye, alışmaya çalışıyorlar.
Oyunculuklar
Başroldeki hanım Taylor Russell çok iyi iş çıkarmış olsa da Mark Rylance (Sully) karakterine asıl övgüyü vermek lazım. Gerçekten çok itici ve korku salan bir karakteri canlandırmış. Timothée Chalamet zaten mükemmel her zaman ki gibi. Bu genç yaşında karizması ve jönlüğüyle tabiri caizse pek çok kişinin hayallerini süslenmesinin yanı sıra yaptığı oyunculuklarla artık bir Oscar hak ettiği aşikar. Resmen bu filmde caka satıyor.
Detay ve Yorum
Korku denildiğinde film önerisi vermek zor. Fakat: gizem, gerilim, duygusallık, sevgi… Ne ararsan var filmde. Yönetmeden biraz bahsetmek lazım. Luca Guadagnino’yu Suspiria’da çıkardığı muazzam işle tanımıştım.
Film Suspiria da olduğu gibi yavaş ilerliyor. Fakat müzik kullanımını çekim açılarıyla birleşimi izleyiciyi gergin tutuyor. Görsellik açısından, yani sanat yönetimi olarak da her bir detay içinizi ürpertiyor. Bazen bir sineğin havada uçuşup vızıldaması bazense kemiklerin çatırdama sesi…
Yönetmenin kemiklerle bir takıntısı var sanırım. Ayrıca Suspiria‘da da bir kadının iki büklüm olup üçgen oluşunu izlemiştik. Burada da kemiklerin çatırdaması korkutucu.
Nasıl koklayacağını bilirsen birçok şeyin kokusunu alabilirsin.
Birbirlerini yiyici olarak adlandırıyorlar ve kokularından tanıyorlar. Bu yiyiciler için yamyamlık dürtü gibi değil. Bir nevi içten gelen vazgeçilemez ihtiyaç gibi.
Son Olarak
Film önerisi olarak sunduğumuz Bones and All herkesin çok beğeneceği bir iş değil. Tabii korku, gerilim ve gizem konularını detaylarda aramayı seviyorsanız bayılırsınız.
Kemiklerden öncesi ve sonrası vardır!
Bazılarını sadece sonu tatmin etmeyebilir. Benim gibi. Yine de bu filmle genel hatlarıyla güzel vakit geçirip kaliteli oyunculuklar ve ilginç bir hikâyeye tanıklık edeceksiniz.
