Kitap Önerisi: Yalnız Sıkıcı İnsanlar Kahvaltıda Parlar
Kitap önerisi köşemizde bu hafta Oscar Wilde’in sarkastik eseri Yalnız Sıkıcı İnsanlar Kahvaltıda Parlar kitabını öneriyoruz. Akıcı, çarpıcı ve benzersiz anlatımıyla kitap, kısa deyişlerden oluşuyor. Aforizmaların ardı arkası kesilmeden yağarken hayata ait dikey bir anlatı ile karşılaşıyoruz. Konularda derinleşiyor ve satır aralarını yakalamaya çalışıyoruz.
Kitabın hacmi küçük ama derinliği tartışılmaz. Her deyiş zihnimizin odalarına nüfus ediyor. Bu kısa klasik ile yaşantılarımızı gözden geçiriyor ve yazarın alaya aldığı ne varsa eleğimizden geçiriyoruz. Öncelikle, kısaca yazarı tanıyalım. Sonra esere mini bir yolculuğa yapalım.
Yazar Hakkında
Oscar Wilde 1854 senesinde İrlanda’da doğmuştur. Biri cerrah, biri şair olan ebeveynlerinin ona sunduğu yaşam tatmin edicidir. Lüks içinde yaşar, partilerde hayatını geçirir. Trinity Koleji’nin ardından burslu olarak Oxford Üniversitesi’nde okuyan başarılı bir öğrencidir.
Yazdığı şiir ve makalelerden ödüller kazanır. Evlenir ve çocukları olur. Olaylı bir sosyalist olarak hareketli bir hayatı olacaktır. Siyasi fikirleri cinsel kimliği ile harmanlanınca adı ciddi davalara karışacak ve hatta kürek cezası bile alacaktır.
Ama sanatçı ruhu estetizm ile karşılaşınca olgunlaşacak, yaşadığı hayatı anlamlı kılmak adına sanata nüfus ederken seçimlerini yaşamaktan geri durmayacaktır.
Kitabın İçine Doğru
Bu hafta kitap önerisi olarak ele aldığımız Yalnız Sıkıcı İnsanlar Kahvaltıda Parlar eseri bir aforizmalar kitabıdır. Okunması kolaydır. Bilgilendirici olmasının yanında düşündürücüdür. Kitabın el aldığı konular, toplum, din, sanat, ilişkiler gibi hayati konseptlerdir.
Bu eserinde yazar, eleştirmen bir sanatçı rolüne girer. Dönemini mercek altına alır, tespit ve fikirlerini yağdırır. Okuyanı ıskalaması imkansız olan bu yağmurdan çıkan kimse için hayat eskisi gibi olmayacaktır. Kitabı daha iyi anlamak için bazı aforizmalara sizleri de maruz bırakalım ve sanatçıyı yüzyıl sonra anmış olalım:
Yaşamın yüce gayesi yaşamaktır. Az insan yaşar. Hakiki hayat ancak insanın kendi mükemmelliğini fark etmesi, her rüyasını gerçeğe dönüştürmesi ile olur.
Yalnız Sıkıcı İnsanlar Kahvaltıda Parlar sf: 9
Hep şu kanaatte oldum: Hayal gücü olmayanların son sığınağı tutarlılıktır.
sf: 10
İnsanın sevdiği şeye haksızlık yapmaması zordur.
sf: 48
Tarihe karşı tek görevimiz onu yeniden yazmaktır.
sf: 46
Toplum suçluyu çoğunlukla affeder, hayalperesti asla.
sf: 43
Dinler gerçeklikleri ispatlandığında ölürler. Bilim ölü dinlerin kaydıdır.
sf: 27
Tecrübenin hiç bir ahlaki değeri yoktur. İnsanların hatalarına verdiği isimdi sadece.
sf:23
Son Olarak
Eserin geç Viktoryen dönemde yazılması ve üstüne o dönemde yaşayıp bu kadar nüktedan olabilen Oscar Wilde’in yaratıcılığı takdire şayan. Sanatçının kafasının içindekiler ve hayata bakış açısı dönemini aştığını ve sonsuza uzandığını gösteriyor. Biz okurlara da Yalnız Sıkıcı İnsanlar Kahvaltıda Parlar kitabını arada açıp okumak ve bakışımızdaki değişikliklerin izlerini sürmek düşüyor.
Kaynakça
Yalnız Sıkıcı İnsanlar Kahvaltıda Parlar, Oscar Wilde ,2021, Can Yayınları, İstanbul.
